Gecenin karanlığında şehir yanarken, o sadece rüzgarı hissediyordu.
Saçları savruluyor, yüzünde dingin ama deliliğe aç bir gülümseme vardı.
Joker için bu bir hapis değil, özgürlüğün en saf haliydi.
The Dark Knight filmindeki en unutulmaz sahnelerden biri. Polis arabasının arka koltuğundan başını çıkardığı o an, sadece Gotham'ın değil, tüm izleyicilerin zihnine kazındı. Her şey yıkılırken Joker’in huzuru, kaosun ne kadar güzel görünebileceğini kanıtlıyordu.
Bu cam tablo, şehrin ışıkları ve Joker’in huzurlu deliliğiyle buluştuğu bu anı ölümsüzleştiriyor.
Sessizlikten korkmayan, sınırları sevmeyenler için.